Keyvanlar Konağı Otel

Otantik yer arayan, antikaya, eskiye meraklı insanlar için ideal bi otel. Ahşap döşemelerden dolayı üst katta yürüyen kişilerin ayak seslerini dinleyerek uyumak rahatsız edici oluyor. Onun dışında kahvaltısı güzeldi. Konum olarak değerlendiricek olursak Mudurnu zaten küçücük bi yer her ne kadar otel kenarda kalmış olsada çarşıya 2dk yürüme mesafesinde.

Sn. MEHMET KAVAK ve ailesi pazar kahvaltısı için geldiler.6 kişilik kahvaltı istediler toplam 11 kişi faydalandı.Kahvaltimizda verdiğimiz yiyecekler oldukça yeterliydi üzerine extra ilave de yaptık ekmek ve çay zaten sınırsızdı.Kendileri soğuk havada bahçede kahvaltı yapmak istediler giden çaylar gayet sıcaktı ve anında servis yapıldı caylar eger soguk olsaydi kendileri 3 bot cay icmezlerdi. Yaptıkları yorumlar gerçekten acımasızdır ve işletmemizizi üzmüştür.

Ailemizle 2 günlüğüne kafa dağıtmak ve Ankara çevresindeki güzel yerleri keşfetmek için Mudurnu yu tercih ettik. Bu konak için, ilk telefon görüşmemizi Sami Bey ile yaptık ve samimiyetinden dolayı burada karar kıldık. Konak, gayet güzel ve temizdi. İçerdeki tarihi hava ve doğallık bizi çok etkiledi. Aynur Hanım ve orada çalışan ablamız da gayet sıcak kanlı ve bizimle ilgililerdi. Kahvaltı ve yemekler de oldukça doyurucu ve lezzetliydi. Herkese çok teşekkür ederiz. Yine görüşmek dileğiyle..

Çalışan ablalar çok güleryüzlü, yardımseverdi. Kahvaltı yeterliydi. Ama konağın biraz bakıma ihtiyacı var, giderlerden çok koku geliyordu o rahatsız ediyor, eski bir konak bunlar olabilir derken yine banyo ve tuvalet hijyen açısından çok kötüydü, kullanılmış sabun bırakılmış, duşta bir tomar saç,lavabo altında örümcek iki kişilik odaya 350 tl verdik temizliğe biraz özen gösterilirse güzel bir konak.

Abi kendinize azıcık saygınız varsa buradan uzak durun. 200 yıllık konakta Tas devrinden kalma hizmet sunuyorlar birde lüks parası ödüyorsunuz. Her yan pis içinde o otel sahipleri sevimli ancak gelelim o kadar paranın karşılığı bu hizmet değil wc ler iğrençti banyo terlikler kısacası asla tavsiye etmiyorum. Afrika'da bile böyle pisik bir yerde kalmadım. Paranıza zamaniniza yazik.

Öncelikle mükemmel bir tatil deneyimi yaşadık. Buraya gelirken 180 yıllık bir konağa geldiğinizi aklınızdan çıkartmayın. Kişi başı 150 TL ye oda kahvaltı alıyorsunuz. Arabayla 25 dk Abant gölü. Abant gölündeki otellere gecelik 1000 lira vermektense burası çok daha mantıklı. Odalar çok büyük ve ferah. Temizlik çok iyi çok temiz. Gerek kahvaltı gerek akşam yemekleri çok iyi. Benim için çok güzel bir tatil oldu. Özellikle doğayla iç içe bir tatil yapmak istiyorsanız Keyvanlar Konağı tam aradığınız yer. Köşkteki tarihi doku çok hoşuma gitti.

Mudurnuya geçen yıl günübirlik olarak gezmeye geldik ve bayıldık seneye mutlaka bir gece kalalım diye karar verdik. Bu sene de hevesle gelip Keyvanlar Konağını yorumlara bakarak seçip kaldık. Ben seçtim ailemi getirdim ama sabaha kadar pişmanlıkla geçti gecem. Tuvalet kokan odada sabaha kadar uyumak zorunda olmak çok zordu. Yatağın her demirini sırtımda hissettim o ayrı. Gelirken yolda bi duş alır temiz ferah gezeriz diye plan yapmışken değil duş almak el yıkarken bile aman duvara deymiyim diye tiksintiyle mecburen kullanılan tuvalet. Kahvaltıya da değineyim biraz yenmeyecek peynir kişi başı bir ince dilim, zeytin, yenmesi mümkün olmayan börek, patates kızartması, reçel. Bunlar konduktan 15 dk sonra gelen çay ve yağda yumurta. Çay bitince kendiniz kalkıp mutfağa gidip dolduruyorsunuz.Lafın özü Mudurnu harika bi yer mutlaka görün ama sakın bizim yaptığımız hatayı yapıp bu konakta kalacaksanız iki kere düşünün. Ya da öncesinde odaları gezin. Tuvaleti banyoyu görün.

29 ekim cumhuriyet bayramında Bolu’da konaklayacak bir tane bile boş otel bulamayınca buraya gelmek zorunda kaldık. Yorumları bakınca 5 yıldız verilip iyi yazılan yorumları hayretler içinde okudum.Aynı yerde kalmış olmamız mümkün değil çünkü ! Odamızda tek petek çalışıyordu ( bunun bilgisini daha önce verdiler ama mecbur kabul ettik) Oda çok soğuktu ama buna rağmen standart ücret alındı.ek ısınacağımız bir şey yokmu diye sorunca elektrik sobası verildi ama sabaha kadar çalıştırmazsanız seviniriz diye de belirttiler.Sobanın sadece önünü ısıtması ve gece elektrikten dolayı tedirgin olmamızdan dolayı kapatmak zorunda kaldık.Buz gibi bir sabaha uyandık haliyle. Yatak çok rahatsızdı , sabah inanılmaz bir sırt ağrısı ile uyandım.Her yer inanılmaz pisti.Küvet boyutunda bir alan kapatılarak tuvalet ve banyo diyemeyeceğim bir yer oluşturulmuştu.O kadar pisti ki iğrenerek her yere dokunduk.Duş perdesi kirler içindeydi. Sıcak su yoktu.Olsa da zaten duş almamız mümkün değildi o kir içinde. Koridorlar yatak, ütü masası,süpürge vs gibi eşyalarla doluydu.Kahvaltıda önümüze konulanlara hayretler içinde baktık eşimle.peynir serçe parmağı büyüklüğünde bir dilim peynirdi ki kireç tadındaydı. Masaya konulanlar o kadar az ve kötü kalitedeydi ki keşke dışarıda serpme yapsaydık diye bin pişman olduk masaya gelenleri görünce .yemek yediğimiz masanın örtüsünün kiri mi dersiniz örümcek ağları mı hangisi bilemedim kahvaltımızı tamamlamadan bir an önce çıkmak istedik oradan.ve bu konaklamaya 800 lira gibi bi ücret dedik.Konaklamadan aklımızda kalan evet mekan sahiplerinin güleryüzü ve tatlı diliydi.Sıcakkanlı insanlardı.Ama bir daha burada konaklamak mı ? Asla!!!!!

Hayatımda ilk kez konakta kaldım ve çok iyi dinlendim.. Konakta bulunan iki ablam. Ve işletme sahibi beyefendi çok iyidiler. Misafir Perverdiler. Hiç yabancılık hissetmedikGayet uyguna kaldık.. Bir daha gideceğim.. Herşey için çok teşekkür ederim.