Rumelihisarı Boğazkesen Fetih Mescidi

Bir sahnenin ortasina neden böyle bir camii insaa edilir anlasilmaz. Cünki nedeni sadece inatlasmak, modern sanati bitirmek, güzel olan herseye düsman olmaktir.

Yakın geçmişte bir zamanlar konserlerin olduğu bu yer daha önceki tarihlerde inşa edilen ama deprem nedeniyle sadece minaresi ayakta kalan ibadethanenin tekrar inşa edilmesi din karşıtı, dine inanıp hiçbir hassasiyeti olmayan vb kimseleri eminim kızdırmıştır. Aynı kızgınlığı yabancılara iade edilen ibadethane vb yerler için göstermişler midir, muamma.

Sanat düşmanlığından başka birşey değil. Yillar önce yikilan bir yapıyı bir sahnenin tam ortasına yapmak başka birşey olamaz. Surların hepsi rezil halde önce onlara sahip çıksaydınız ya. Ibadethaneler kutsaldır. Kesinlikle lafım yok. Ancak olmayan bir ibadethaneyi bir sanat sahnesinin üzerine yapmak bana göre açıklanamaz. Ibadethaneye gerek varsa surların icinde baska bir yere yapsaydınız keske

Ya vizyonsuzlar bari azıcık işten anlayan, sanattan anlayan, estetikten anlayan birine yaptırsaydınız. Hasankeyf'ten sonra daha çok sinir olduğum tarihe hakaret bir yapı bu. Bir yere mescit yapıldı diye dininiz yükselmiyor sadece egonuz tatmin oluyor. Saçma sapan taraftarlık yapıp boş yapmayın.

Kadir topbaşın ucube eseri

Yorumlara bak: 'başka yer mi kalmadı', 'sanata saygısızlık', 'her yere cami yapın', 'boş bulduğunuz her yere cami yapın'... Ne kadar cahil insanlarsınız. Hiç utanmadan, tarihe bakmadan, anlık gördüğünüz şeylere anlık yorumlar yazıyorsunuz. Peki gerçekten hiç utanmadınız mı ya da düşünmediniz mi 'ya bunlar sahnenin ortasına niye mescit yapmış ki' diye? O mescidin aslının 15. yüzyılda Fatih tarafından yapıldığı düşünülmekte. Sonraları deprem, yangın gibi durumlardan ötürü yıkılmış ve harabeye dönmüş bu yapı. İlk restorasyonda sadece minare güçlendirilmiş ve mescidin olduğu alan boş bırakılmış. Buraya kadar sıkıntı (ve o güzelim tiyatro alanı) yok. Sonraları bir vatandaş gelip diyor ki buralara bi tiyatro alanı yapalım. Vaaay sanata aşık abimiz vay! Adam düşünmüş taşınmış ve tiyatro alanını nereye yapmaya karar vermiş dersiniz? Elbette o tarihî mescidin yerine. Tabi siz bilmezsiniz söyleyeyim ben: daha önceleri kilise, cami olan yerlerin üstüne bir yapı inşa etmek, değişiklik yapmak kanunen yasaktır. Gelin görün ki sizin gibi sanata fazlasıyla ehemmiyet verenlerin kitabı 1961'de bu kanuna uymayıveriyor. Aman nolacak canım eskiden camiymiş şimdi tiyatro salonu, ne güzel değerlendirdik alanı işte. Ne güzel sanat için kullanılıyor. Ne güzel, ne güzel.. Çok güzel oldu değil mi? 500-600 yıllık tarihi mescidin yerinde artık tiyatro sahnesi var! Zannetmeyin ki ben sanata karşıyım. Burada sanata hizmet sanata hizmet diye edebiyat yapmayın. O mescid alanının korunması sanata en büyük hizmetti. Tabi siz solcular körkütük sol olduğunuz için İstanbul'a hediye edilmiş bir caminin sanata faydasını anlayamazsınız! Şuanki hali için demiyorum bu sözü. Evet daha güzel yapılabilirdi. Ama bana 'sanatı yok ettiler' demeyiniz rica ediyorum. O alan tiyatro alanına dönüştürülürken sanata hiç mi hakaret edilmiş olunmadı? Sanat yok olmadı mı o sahne yapılırken? Fatih dönemindeki ilk mescidden bahsediyoruz arkadaşlar. Tarihe hiç mi saygısızlık olmadı? Şimdi kalkıp da bilgisizce konuşmayın rica ediyorum. Bir yere bir yorum yazmadan önce açıp bir kitabı, tarih okuyun. Ha kitap bulamadınız mı, girin ADAMAKILLI bir tarih sitesine ve okuyun tarihi TARAFSIZ olarak. Tüm bu sitemlerim bilgisizce yorum yapanlaraydı. Buraya kadar okuyanlara teşekkür ediyorum sağlıcakla kalın.

1958’den once harabe, 1958’de tiyatro sahnesi, 1989-2006 arasi yaz konser mekani olan Rumeli Hisari.Mescidin 1700lu yillarda yikildigi tahmin ediliyor. Evet 200 yil once. Hicbir yerde cizimi ve fotografi yok. 200 yildir sehirle bagi olmayan hayalet bir mescidi 50 yil boyunca sehre konserlerle ve sergilerle farkli bir soluk vermis Hisar’a 2015te dikmek politik bir inattir, 20 yildir asina oldugumuz bir hoyratliktir, guc zehirlenmesidir. Fatih Mehmet Han gibi yasadigi cagda ornegi olmayan tarihsel hazinelerimizi sadece dini sembollerle sinirlamaya calismak kulturel kurakliktir. 20sine gelmeden 6 dili cok iyi bilen ve toplam 8 dilde yazip okuyabilen, fetihten sonra kendine “Roma Imparatoru” yani Kayzer-i Rum unvanini veren dahiyi tanimak, anlamak, ogrenmek icin bu Sunger Bob uydurma mimarili mescitin yikilarak Hisar’in eski ritmine ve harmonisine kavusturulmasini dilerim.

Bu mescit bir imitasyondur. Bu imitasyon önemli bir mimari eser değildir. Orijinali depremde yıkılmıştır. Demek ki statik değerleri bile çok iyi tasarlanmamış. Belki farklı bir alanda yapılabilirdi. O dönemde halkın parasının rahatlıkla boş işlere çarçur edilebileği öngörüsüzlüğü vardı.

neden guzel seylere karsisiniz? oradaki minare korunabilir , biraz oteye dokuyla uyumlu bir tane yapilamazmiydi? hem konser olur hemde ibadet yeri olurdu..